Her şeyin temeli Çorlu/Tekirdağ’da, Altay Altunkozaoğlu‘nun uzun süren bir bağlama çalma ve müziği tanıma sürecinin ardından 1997’de gitar çalmaya başlamasıyla atılır.Bu gelişmeyle birlikte Altay, müziğin, dinlemeden ziyade üretme aşamasıyla ilgilenmeye başlar.Tam bu sıralarda sınıfında kendi halinde sürekli müzik dinleyen bir insanın farkına varır.Bu insan Oğuz Emre Karlatlı’dır.Sonraları beraber çalmaya ve ürettikleri şeyleri birbirleriyle paylaşmaya başlayan ikili,ortaokul ve lise hayatları boyunca sayısız kayıt ve beste yaparlar.Bu esnada Altay, Çorlu’nun sayılı metal topluluklarından olan Eternal Mourn’a solo gitarist olarak katılır ve birtakım konserler verir.Eternal Mourn somut bir şeyler yapma yetkinliğinden uzak olsa da Altay ve Oğuz’a çok değerli iki dost kazandırır. Basist Alper Gerçek ve Davulcu Burak Beyhan.Eternal Mourn’un dağılmasıyla Altay ve Oğuz tekrardan çalışmalarına hız kazandırır fakat bu sefer yaptıkları şeyler kendilerini motive edecek kadar iyidir.2004 ortalarında, yapılan tüm eserler toplanır,düzgün tonlama ve düzenlemelerle yeniden kaydedilir.Engiyada ismi bu süreçten biraz öncesinde bulunur.Kayıtlara da Hayal ismi uygun görülür. Hayal, 5 adet enstrümantal parça içeren 41dk’lık sakin,karanlık,duygusal ve teknik anlamda çok yönlü bir metal çalışmasıdır. Kayıtlar çoğaltılır,bir iki müzik evine ve Türkiye’nin önde gelen Rock dergilerine ulaştırılır.Tepkiler beklenenden çok daha üst düzeyde olur ve kısa bir zamanda (birçok iyiliksever insanın da yardımıyla) Hayal demosu İstanbul,Ankara,İzmir Bursa,Eskişehir Adana,Konya ve tabii ki Tekirdağ’da dinleyicinin eline ulaşır.Yerel birçok fanzinde,complationda ve İnternette yer alır. Bu sürecin devamında tam bir grup olma ve canlı performans gereksinimlerini karşılamak için ikili, basçı ve davulcu arayışına girer.Bu arayış çok da uzun sürmez.İki eski dost aynı zamanda iki sağlam Engiyada dinleyicisi olan Alper Gerçek ve Burak Beyhan gruba dahil olur.Topluluk bu kadro ile bir iki dinleti ve festival konseri verir.Sonrasında beste çalışmaları yeniden hız kazanır.Bir kaç İngilizce parça yazılır ve kaydedilir.Parçalar Hayal’e oranla çok daha sert ve güçlüdür.2005’in ortasında bu parçalar Thy Spurious Shelter:Blindness adı altında toplanır.Fakat genel havaları itibariyle parçalar Engiyada’nın yansıtmak istediği duygusal bütünlüğü yansıtmaz.Bu yüzden dinleyen bir çok insandan gelen olumlu tepkilere rağmen bu kayıtlar sınırlı sayıda tutulur ve çok insana ulaştırılmaz.Bu sürecin ardından Engiyada üyeleri özlemini çektikleri duygusal ve karanlık parçaları bestelemeye başlar.Sözler Türkçe’dir bu sefer.Müzik daha oturaklı,sakin ve atmosferik bir yapıdadır.İnsanlarla paylaşılmaya değer görülen bu eserler "i.n.a.t..!" adı altında toplanır ve yazı başlarında kaydedilir."i.n.a.t..!" sözlerinde soyut bir eğilime sahiptir. Somutluklarıyla göze çarpan heyecanlardan ziyade özlemi duyulana ve mevcut duruma değinir parçalar.Müzikal anlamda da oldukça değişkendirler.Bunun kökünde aslında Engiyada’nın, çok ve farklı türdeki müzikleri algılama,hazmetme ve icraya yansıtma tutkusu yatar.Fakat bu değişkenlikler müzikal bütünlüğü de oluşturur aynı zamanda "i.n.a.t...!" da